Kayıtlar

Kasım, 2012 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Aşk

Resim
Aşk, tarifini bile edemediğin milyonlarca kelimeden oluşuyor. Tek bir insanda görebiliyorsun bu kelimeleri, tek bir insanda hissedebiliyorsun aşkı. Tenine dokunduğunda içinde kopan fırtınalar, gözlerine baktığında yanan ateş, tarifi imkansız bunların. Bütün oluşumların sebebi aşk değil mi ? Aşk olmasa edebiyat olur muydu sizce. Aşk değil midir bize umut veren, ışık tutan yada ölüme sürükleyen. O terim eğer hayatınızda ise emin olun bir şeyler yolunda gidiyordur. Hayattan zevk almaya başlamışsınızdır, yaşamak için bir sebep bulmuşsunuzdur...

Sen Benim Dünyamdın

Fazlasıyla yoruluyorsun. Evet yaklaşık 3 yıldır hayatında olan birini unutmaya çalışırken çok fazla yoruluyorsun.Yaşadıklarını kimse anlamıyor ve sen tek başına,dört duvar arasında yavaş yavaş yok oluyorsun.Kimseye canım yanıyor diyemiyorsun. Çünkü biliyorsun,hiç biri seni anlayamayacak.Çünkü onlar hiç bir zaman bir adama kilometrelerce aşık olmadılar.Her gece,mesafelere küfür edip saatlerce ağlamadılar.Dinledikleri her şarkıda,görmedikleri bir adamı hayal etmeye çalışmadılar.Hiç görmediği şehrin karanlık sokaklarına yürümedi onlar.Yokluğun yapışmadı yakalarına.Günlerce uykusuz kalmadılar.Nefesimi kesen sesini duyamadıkları için paramparça olmadılar.Her sabah boynuna sarıldı onlar sevdiklerinin.Hiç bir zaman duymadığım o kokunu,onlar her sabah içine çekti.Bir mesaja sığdırmak zorunda kalmadılar aşklarını. ''Doğum günün kutlu olsun sevgilim'' den fazlasını yapabildiler. Ve ben hep onların yanında güldüm. Bilmiyorlardı içimde kopan fırtınaları.Kalbimin içindeki adamın ha

Sonra Böyle Oldum

Artık yazamıyorum, parmaklarım düşüncelerime dokunamıyor. Engelleniyorum ben, yaptığım her şeyde yanlış anlaşılmaktan korkmaya başladım. Önceleri böyle değildim, sonra değiştim, sonrası daha kötü oldu, sonrası benim sonumdu. Yapmak istediklerim diye bir şey yok artık, yapmam gerekenler var yada yapmamam gerekenler. Özgürlük terimi siliniyor artık hücrelerimden. Bir şeylerden saklanıyorum, karanlıktan korkuyorum artık...

Kalbinden öpüyorum sevgiliim

Tam da bu saatlerde üzerine bir yalnızlık hissi çöküveriyor. Yaklaşık altı aydır hayatında olan birini düşünmekten fazlasıyla yoruluyorsun. Fotoğraflarına bakıyorsun, her ayrıntısını aklında tutmaya çalışıyorsun. Yazdıklarını okuyorsun, bazıları eğlenceli, bazıları umut dolu,bazıları fazlasıyla aşık yazılar. Gülümsüyorsun ama içten değil,donuk, siyah bir gülümseme. Gökyüzüne bakıyorsun. Uzun süred ir tek avuntun; gökyüzü. ”Biz aynı gökyüzünü paylaşıyoruz, düşünsene.” diyorsun çevrendekilere, ama çoğu senin gerçekten ne hissettiğini anlamıyor. Klavyeye düşen gözyaşlarını görmüyorlar mesela, ya da o uyurken göğüs kafesini nasıl gözlemlediğini. Ayrıntılarını ezberlemeye çalıştığını bilmiyorlar ya da adını duyduğunda kalbinin nasıl acıdığını. Onlara göre saçma sapan bir ilişki işte, mesafelerle hiçbir şeyin yaşanmayacağını düşünüyorlar. Doğru,yaşanmıyor. Bir kere bile gözlerine bakamadığın birini özlemek,sürekli ”Beni düşünüyor mu yoksa unutuyor mu?” diye düşünmek yoruyor. B

Sen yoktun artık

Bir sabah uyandım, etrafımda bir şeyler eksikti. Komidinin üzerindeki kitabın yoktu. Sonra aynaya baktım yüzümde tebessüm eksikti. Kahvaltı yapmaya gittim sonra hazırlarken artık 1 bardak çay dolduruyordum 2. bardak hep boş şekilde bir köşede bekliyordu. O gün fazlasıyla sade ve boş geçiyordu bunu hissedebiliyordum. Artık elimi uzattığımda bir el bana sarılmıyordu. Sabah öpücükleri eksikti yanaklarımdan, gözlerin eksikti gözlerimde. Yıpranmış bir kalp bırakmıştın geriye sen, yok olmaya terk edilmiş bir adam. Film izlerken artık kollarımın altında bir melek bana sarılmıyordu. Yağan yağmurun parıltısını beraber izleyeceğim bir kadın yoktu hayatımda. Kavga ettikten sonra sıkıca sarılabileceğim bir kadın eksikti hayatımda. Varlığıyla mutlu eden sen yoktun artık...

Bekleyişi gördüm ben

Evet uzun zaman sonra gözlerinde acıyı gördüm. Bir kadının acizliğini gördüm, birinin bekleyişini gördüm. Gözlerine baktığımda ilk defa dünya dönmeyi bırakmıştı ikimizin arasında geçen diyaloğu dinliyordu. O iki saniye benim bir geçmişimi özetlemişti. Sen bana "Neden ?" diye sordun ya işte o an benim sana diyecek lafım yoktu, ben orada suçluydum. İdam edilmek yerine ebediyen eziyet çekecek olan bir suçlu. Sen bana "Neden ?" diye sordun ya gözlerinle, işte o an diyecek sözüm yoktu diyebilecek bir nedenim yoktu. Kafamı eğip "Sil o gözyaşlarını sana hiç yakışmıyor." demek düşerdi bana...

Seni haketmiyorum anne

Annemi o kadar çok seviyorum ki... Hiç bir zaman diyemedim ben bunu. Hep uzaktık,uzaktım.Sarılamadım boynuna,gelmedi içimden yapamadım. Yatağın içinde anne diye ağladım ama gidip canım annem diyemedim. Düğümlendi hep boğazımda kelimeler.Uzaktan izledim annemi ben. O bulaşıkları yıkardı ben mutfağın kapısından ona bakardım. Camları silerdi,aşağı düşücek diye yüreğim ağzıma gelirdi.Ama dikkat et anne diyemezdim.Ben ona sadece bakardım. Şimdi 5 oda var evin içinde ve ben bir köşesinde annem diğer köşesinde. Bana vicdan azabını öğretiyor.Kalp acısını,istemsizce gözlerimden nasıl yaş aktığını görmemi sağlıyor.O hasta yatıyor ve ben burada bu satırları yazıyorum.O gözlerini açamıyor içeride ben burada ağlıyorum. O kusuyor içeride ben burada nefes alamıyorum.. O bir defa yok oluyor içeride, ben bin defa ölüyorum. Boynuna sarılıp seni seviyorum anneciğim demediğim her saniye için özür dilerim.Seni kaybetmeye her saniye biraz daha yaklaşırken yanında olamadığım için affet beni,benden önce ölm

Yalandan da olsa

Her seferinde aklımda bulunmandan yoruldum ben. "Şu an ne yapıyor, kimle, kimle gülüşüyor, kime bakıyor, kimle eğleniyor ?" gibi soruların bedenimi yormasından bıktım. Yüzümdeki solgun rengin sebebi sen olma, gözümdeki arayışın sebebi sen olma artık yeter, bıktım. Ya ne bileyim artık hissettir bazı şeyleri, yazdığım şeyleri silmek zorunda bıraktırma beni. Yalandan da olsa bir gün sadece benim ol.

Bir kere inan ve geri gel

Son kez nefes aldığımı düşünüyorum her seferinde. Ama bitmiyor yokluğun. Saniyeler geçiyor, yüzlerce nefes alıyorum, binlerce göz yaşı döküyorum gitmiyor dört bir yanımdan yokluğun.Kalp atışlarım zirveye çıkıyor,yokluğunla savaşıyorum bildiğin. Ama olmuyor yapamıyorum. Yokluğun her aklıma geldiğinde bir adım daha çekiliyorum geri. Uçurumun kenarında duruyorum ölüme bire adım kalıyor. Bıçak izleri bileklerimde dans ediyor.Boynuma sarılıyor ipler her defasında. Ben diyorum ya yokluğun çekilir değil diye,anla işte bir kere anla. Bir kere inan ve geri gel.

Bunu Seviyorum

Senle tartışıyoruz etraftaki her şeyi darmadağın ediyoruz birbirimize küfürler ediyoruz kavga ederken ama sonunda hep sarılıyoruz, bunu seviyorum. Sabahları beni öperek uyandırıyorsun, bunu seviyorum. O gün neler yaptıysak eve gidince ne yaptığımızı tekrar konuşuyoruz ve daha farklı şeyler yapabilir miydik diye tartışıyoruz, bunu seviyorum. Araya biraz mesafe giriyor birbirimizi özlüyoruz ama sonunda hep kavuşuyoruz, bunu seviyorum. Sarhoş oluyoruz çılgınca sokaklarda koşturuyoruz ve sonra sabah uyandığımız çimenliklerde yanımda oluyorsun, bunu seviyorum. Balkondan birbirimize olan aşkımızı bağırarak ilan ediyoruz, bunu seviyorum. Saçlarınla oynarken bir anda burnumu öpüyorsun, bunu seviyorum. Hasta oluyorum yaptığın o kötü çorbaları zorla içiriyosun, bunu seviyorum. Yazın balkona bi yastık bi yorgan atıyoruz sonra yıldızların bize gülümseyişlerini izliyoruz, bunu seviyorum. Hayal kuruyoruz hepsinde sadece ikimiz oluyoruz, bunu seviyorum. Bazen zıtlaşıyoruz bana fikrini kabullendirmeye

Silemiyorum Sadece

Yerine çok şey koydum sen gittikten sonra. Yerine kitapları koydum, okudum okudum ama hiçbir cümle seni tamamlamıyordu. Hiçbir satır yaşadıklarımızı yaşatmıyordu. Yerine müziği koydum, dinlediğim her şarkıda biraz daha özledim sadece seni. Yerine kağıt kalem koydum, seni tamlayan kelimeleri bulamadım daha çok yoruldum. Sonra baktım yerine bir şey konmuyor, bende seni hatırlatan her şeyi sildim hayatımdan. Ama çektiğim acılar her seferinde seni hatırlatıyordu. Sonra yazdıklarımı okudum "Ama"dan önce yazdığım her şey yalanmış. Ben seni silemiyorum olay sadece bu.

Bazıları yokken bile vardır fazlasıyla

Bazıları yokken bile vardır fazlasıyla. Yokken bile hisettirir kendini kalbinde. Eksikliği boşluğa düşürür.Varlığı kafa yapar,günlerce ayılamazsın.Kilometrelerce uzaktan hasta olma der sana. Sen o dediği için öksürmemeye çabalarsın.Hastalıktan kafanı kaldıramazken ''ben çok iyiyim'' der gülersin. Bazıları yokken bile vardır fazlasıyla. Uykularını böler sesinden çıkan kelimeler. Üstüne titremesi,seni düşünmesi gelir aklına aptalca gülersin. Siz değilsinizdir. Bu koskaca şehirde yalnızsındır. Ama bilirsin ücra bir kentin karanlık sokaklarında bekler seni.Adım adım yaklaşırsın ona. Ve her geçen saniye yaklaşırsın ona,ölüme...

Kezban Kızlar İçin 400 Özlü Söz

EY KEZBAN !!!  1. evlat olsan sevilmezsin 2. yolda görsem yolumu değiştiririm 3. hıyar olsan cacığa doğranmazsın 4. anne baba akraba mı? 5. yok 6. kayık 7.geçmiş olsun kardeş acil şifalar 8.b*k atsan yapışmaz 9.eşek mi tepti demiştin? 10.kabaetime kaş göz çizsem daha yakışıklı/güzel olur 11.tecavüzcü coşkun görse hayata küser 12.tipim değilsin 13.senin yerinde olsam ateist olurdum 14.kaldırın su enkazı 15.bilim kurgu filmlerinde makyajsız oynarsın 16.o vahim kaza ne zaman gerçekleşti? 17.ölsen hoca arkandan fatiha okumaz 18.ölsen toprak kabul etmez 19.üzülme dostum tıp çok gelişti 1-2 ameliyatla düzelirsin 20.mevlana görse gelme der 21.denize düşsen batmazsın 22.yüzünü gören at 40 yıl arpa yemez. hayvana yazıktır.. 23.boşuna yaşayıpda oksijen tüketme değmezsin 24.i̇ntihar et 25.maden suyu şişesine otur ve ölmeyi bekle 26.anan seni doğuracağına dereye bir taş atsaymış 27.300 spartalıda doğsan, doğduğun gibi uçurumdan atarlardı 28.anan seni doğurmamış kusmuş 29.i̇ç güzelliğin bile seni

Bu İşte Bir Yalnızlık Var

Bazı kitapları sırf onu yaşamak için okursunuz. Her satırında yaşanmamışlıkları hissedersiniz. Kitabı okurken onu yaşarsınız. Kelimelerin birbiriyle nasıl seviştiklerini görürsünüz sanki hepsi birbiri için yaratılmış ve o kadar uyumludurlar ki iki şehir gibi. Uykunuz gelse bile o kitabı okumak için can atarsınız. Hatta bazen rüyamda da kitabı okuyabilir miyim diye düşündüğün oluyor. Yani ben seni kitaplarda yaşıyorum, ben seni yürüdüğüm sokaklarda yaşıyorum, dinlediğim müziklerde yaşıyorum, aklımda yaşıyorum. Seni en çokta kalbimde yaşıyorum...

Şehir

Sonra kamerada yaptıklarını aklına kazımaya çalışırsın.Sesinden çıkan her harfi defalarca duyarsın. Gülüşü hiç gitmez gözünün önünden,bir saniye bile çıkmaz aklından gözleri. Asla benimsin diyemezsin ona senin değildir çünkü. Ama bilirsin hissedersin sahipsindir ona bir yönden.''Varlığıyla mutlu eden tek kişi'' sıfatını alır önce.  Her gün konuşmadan duramazsın. Beklersin gelicektir yazıcaktır sana bir kelime. Mutluyken,hastayken,heyecanlıyken,kötüyken yanındadır o hep. Ve ağlarken... Sonra bir bakmışsın, İki ''şehrin'' büyük hikayesi olmuşsunuzdur birden. İki karanlık şehir,iki yalnız insan...