Biraz daha viski lütfen..

Biraz daha viski lütfen..

Kaç gece ağladım senin için, kaç gece çaresizliği tattırdın bana? Bir fikrim yok. Her mesajı sen attın zannettim, her mesajı sen atmışsındır diye büyük bir heyecanla açtım ama sen değildin. Senin söyleyeceğin kelimeleri başka adamlardan defalarca duydum ben. Tat vermiyorlar artık, olmuyor işte aşık olamıyorum. Aşık olmayı geçtim, sevemiyorum bile. Bana ne yaptın bilmiyorum ama ben büyüdüm. Çocuksu hareketlerimden hep şikayet ederdin, oysa bilmiyordun ki ben sadece senin yanında saçmalıyordum. Şimdi herkes beni çok ciddi bir kadın sanıyor. Düşünsene gülmüyorum bile, hep suratım asık. Hep kafam yere eğik. Bir mekana gittiğimizde yanımdaki hemcinslerim güzel erkek tavlama peşine düşüyor, kesişmeler vesaire ama olmuyor. Bu seni unutamadığımdan değil, bu seninle ilgili bir şey değil aslında. Bu kendimle ilgili, içimden gelmiyor artık. Herkes her şey aynı gibi geliyor bana senden sonra. Çünkü sen bana aşkı tattırmıştın, sevgiyi, heyecanı. Başkasında da bunları yaşayabilirim evet, senden daha çok sevebilir beni ama artık aşka inancım yok. Hayatıma her gün yeni yeni insanlar giriyor, ben sadece izliyorum. Sonra istediklerini bulamayınca, elde edemeyince gidiyorlar ve ben yine sadece izliyorum. Bu kadar duygusuz bir kadın değildim ben bilirsin ama insanların amacını artık az çok algılayabiliyorum. Senden sonra çok değişti her şey. Sana dokunamıyordum bile bırak sevişmeyi, kıyamıyorum. Alkol fazlalaştı, sigara fazlalaştı, kimyasallar fazlalaştı. Mutluluğu aradım, mutlu olduğumu zannettim ama ben çoktan mutsuzlukla sevişmişim ve bundan geç haberim oldu. Hani su içmek istersin ama etrafta su bulamazsın. Dilin damağına yapışır ya bende huzura susadım işte. Mutlu olmayı geçtim, aşkı geçtim, her boku siktir ettim ama istediğim tek şey huzur. Birinin göğsüne yatıp uyumayalı o kadar fazla zaman oldu ki. Gittiğin zamanlarda bir boktan anlamayan ot gibi yaşayan bir kadındım. Sonra kafam dağılsın diye bir şeylerle uğraşmaya çalıştım. Senin beni vazgeçme nedenin olan şeylerle uğraştım daha doğrusu. Hepsini başardım, hepsinde iyi oldum. İnsanlar belirdi etrafımda, herkes bana ilgi göstermeye başladı ama yine insanlar umuruma gelmedi. Hep bi çizgi koydum, o çizgiyi geçtiklerinde ya gittim ya da gitmelerini sağladım. Sanırım yalnızlığı gerçekten benimsedim ben, sanırım eskisi gibi olmayacak. Bana kazandırdığın iki şey var. 1.si olgunlaşmamı sağladın, 2.si yaptığım hiç bir şeyde pişman olmamam. İnsanların sırf başka insanların yargılayacağını bildikleri için yapmadığı her şeyi yaptım. Ailem bile sırt döndü bana bu yüzden, ne bok yersen ye dediler. İnsanlar beni yargıladı, insanlar benden uzak durdu ama iyi ki de böyle oldu. O ilgiye alışsaydım ve yalnız kalsaydım şu an gerçekten bir zavallı olurdum. Şimdi gayet iyiyim, artık insanlar bana zarar veremiyor ve artık insanların gitmelerine üzülmüyorum. Alışığım ben sonbaharda ellerim cebimde gezmeye, alışığım ben o endamlı bira masalarını kurup tek başımaya içmeye. Kahveye aşığım bilirsin, yalnız kadınların dostudur kahve. Çok sigara içtiğimden söz ediyorlar ama bilmiyorlar ki sigara benim en iyi dostum. Çığlıkları kulağımı kemirirken içimde ölmeye yön tutmuş şeylerin, bana iyi gelen tek şey sigara. Tanrı bile bazen umursamıyor beni, kendi halime bırakıyor beni. Ne cezalandırıyor ne de bir iyilik yapıyor bana. Geçtiği en baba kıyak sendin aslında, sende gittin. Bazı insanların 2. bir şans hakkı olmaz, tıpkı benim gibi. Annem kulağıma bi şey fısıldamıştı ‘‘ koş ve asla durma, yoksa düşersin ’’ durursam düşerim, düşersem ölürüm. Her neyse yine gevezeliğim tuttu adam, şerefine içmiyorum bu sefer. Damarlarımda bıraktığın zehrin etkisini kaybetti, buna içilir işte. Şerefe.

-Alıntıdır.