Sessiz çığlıklarım

Merhaba.Bugün size bir hikaye anlatacağım. Küçük bir kız çocuğunun başından geçen,büyük bir hikayeyi.
http://www.youtube.com/watch?v=N0nDs408WIQ Okurken bunu dinlerseniz,sevinirim :)

20 Mayıs 2010
  Her şeyin başladığı gündü o tarih. Saat 21.00 sularıydı.Bilgisayarı açmış başında sıkılıyordum..Facebook'ta bir arkadaşlık isteği geldi. Baktım tanımıyordum.İsmi,siması hiç tanıdık değildi. Kabul etmek istemedim.Sonra yoksay tuşuna giderken mousem birden onayladım.İstem dışı yapmıştım bunu. Ellerim kabul et tuşuna basmıştı.Gülümsedim.''Neyse hadi dursun'' dedim ve duvarına bile girmeden facebooktan çıktım.
7. Sınıf sbs'ye hazırlanıyordum.Sınavımada az bir süre kalmıştı. Çalışmalarım azalmıştı.Sık sık geziyordum,bilgisayara takılıyordum.
  O gece,20 mayıs akşamı hiç bir şey yoktu.Bilgisayarı kapattım 23.30 gibi yatmıştım. Sabah söylene söylene okula gittim. Telefonumuda götürmüştüm.Fen bilgisi dersinde en arka sıraya oturup facebooka girmiştim.Mesajlar(1) yazıyordu.Pek önemsememiştim. Girip,akşam istek gönderen kişiden mesaj geldiğini görünce afallamıştım biraz.Mesajdan çok adının üzerinde odaklanmıştı gözlerim.''Mehmet''. Bu ismin benim hayatım olacağını bilmiyordum o zaman.Sadece sıradan bir isimmiş gibi bakıyordum.Mesajı açtım;''Merhaba'' yazıyordu. Gülümsemiştim. ''Merhabaaaa'' yazıp yolladım. Tenefüs oldu,diğer derse girdik hala cevap yoktu. Bende pek umursamıyordum.4.dersti. Kafamı sıraya koymuş uyuyordum.Öğretmende tahtada ders anlatıyordu..Facebooka takılmıştım yine.Cevap vermişti. ''Nasılsın? Ben okula öğlenci gidiyorumda,uyuyordum.Anca uyandım.Ondan gec yazdım. okula gidicem :) '' yazmıştı. Pek anlam veremedim.Daha tanımadığım biri.Niye bana açıklama yapıyor diye düşünüp güldüm..Bende cevap verdim O gün tüm gün mesajlaştık.Bana kendini anlattı.Bana nasıl şerefsiz olduğunu söylemedi ama...
O akşam sınav için son çalışmamı yapmayı düşünüyordum. Önce bi bilgisayarı açtım.Sonra kapatamadım tabii.Mehmetle konustuk bütün gece. ''Çok yavaş yazıyorsun çıkıcam ben sevmiyorum böylee'' diye trip atmıştım.Oda '' sevmiyor musun? O zaman hızlı yazmayı öğrenicem o zaman'' demiş gülümsetmişti yine yüzümü.Soaat 12 gibi bilgisayarı kapadım.Telefondan hemen facebooka girdim.Sabaha kadar mesajlaştık.Sonra ben 2 saatlik uykuyla okula gittim.Mehmette uyudu. Öğlen uyanmış bana uzun bir mesaj atmış. Şimdi hatırlamakta zorluk çekiyorum ama çok güzel bir mesajdı.Günlerim hep böyle geçti. Sürekli onunla mesajlaşıyordum. Sanki 40 yıldır tanıyordum onu.Her şeyimi anlatıyordum.İçimi dökebildiğim tek insan olmuştu bir anda.Her sabah bana ''Günaydın prensesss'' diye mesaj atıyordu.O mesajın geleceğini bildiğim için uyanır olmuştum sabahları.Ben bağlanmıştım ona...
Günler günleri kovaladı,zaman akıp geçti. 2 Haziran günü gelmişti.Ve ben her dakika,her saniye Mehmetle konusuyordum.O gün benimle birşey konusmak istediğini söyledi.Okul çıkışı mesaj attım.''Konuşalım'' diye.
Bana ''Sevgilim olur musun?'' dedi. O an ölmek daha iyiydi belki. O mesajı görmemek için ölmek olurdu seçimim. Gelecekten habersiz mutluydum tabi o zaman. Ve düşünmüyordum mesafeleri.O gece sabaha kadar uyumadım.Düşündüüm.Seviyor muydum ? Bilmiyorum.Ama onu istiyordum.Çünkü o olmadığında kendimi eksik hissediyordum.Ona uzun bir mesaj attım.Mesafeleri,onsuzluğu,beni anlatan bir mesaj attım.Ve mesajın sonuna ; ''Sevgilin olurum sevgilim'' yazdım. Mutluyduk biz. Hiç kimseyi umursamadan seviyorduk birbirimizi.

5 Haziran 2010
O gün mehmete mesaj attım.''Sevgilim ben telefonumu kapatıyorum.Yarın sınavım var biliyorsun.Şimdiden kapatıcam,bağlantımı kesiyorum dışarısıyla :D Bütün gün uyumayı düşünüyorum.Sende dışarı çıkma,atremandan gelince hemen yat uyu.Öptüm'' Hemen cevap verdi. ''Evet sınavın var aşkım. Aynen kapat telefonu kafanı dinle,ben senin yanındayım unutma. Sınavında başarı diliyorum dikkatli yap soruları.Seni seviyorum öptüm'' Bu mesajı okuyup,kapadım telefonu.Bütün gün evde asosyal takıldım. Ertesi sabah uyandım duş alıp sınava gittik. Ağlayarak girdim sınava,heyecanlanmıştım.Ve çok kötü bir şey olmuştu.Deneme sınavlarındaki gibi tak tak çözemiyordum. Tam okuyorum aklıma mehmet geliyordu.Kafamı sıraya koydum,gözümden yaş akıyordu.Salon görevlisi yanıma geldi. ''İyi misin?'' diye sordu.Cevap vermedim kafamı kaldırdım,gözlerimi silip ''yapıcam'' dedim.Kalemi aldım ve çözdüm tüm soruları.Sınav bitmişti.Herkes birbirine bakıyordu.Kalktım koşa koşa o sınıftan çıktım.Koridorda kimse yoktu.Hızlı hızlı koşturuyordum.Kapıdan çıktım.Kaygılı gözlerle bana bakan aileler gördüm.Hepsi çocuklarını bekliyordu.O sırada aralarında babamı gördüm. Koşturdum sarıldım ona. Ağlıyordum.Annem geldi ona sarıldım ve hıçkıra hıçkıra ağlıyordum.Herkes bize bakıyordu.Çünkü ilk ve tek çıkan bendim sınavdan. Anne gidelim burdan dedim.Arabamıza bindik.Kimse konusmuyordu. Merak ettiklerini ama ağlıyorum diye soramadıklarını anlamıştım.Rahatlasınlar diye,''Merak etmeyin,sınavım iyi.Elimden geleni yaptım'' dedim. Babam ; ''Güzel kızım benim,sınavın kötü olsa bile ağlama sen. Hayatın sonu değil ya'' dedi. Sınav stresi değildi ki beni ağlatan.Mehmetti. Özlemdi.Çok özlemiştim,bilmiyorum. Babam karnın açtır yemek yemeye gidelim dedi. Bense ''Hayır hayırr hemen eve gidelim baba,yatıcam dinlenicem'' diye çıkıştım.Anlamsız gözlerle baktılar bana,peki dedi babam.Ama bilmiyorlardı,eve gidip telefonu açıcaktım.Mehmetimi özlemiştim.

8 Haziran 2010
Sınavımı kontrol ettim. 415 puanım vardı. Bana azdı,ama ailem memnundu. Ben pek umursamıyordum. O gece Mehmet'le kavga etmeye başladık.Birbirimize girdik bildiğin.Ve mehmet bana,yorulduğunu söyledi. Ne diyebilirdim ki daha ona.Bıkmıştı benden. Ağladım sadece. Elimden gelmiyordu hiç bişey.Ayrıldık. Bitti. Ben sanmıştım ki,hayatımın sonuna kadar yanımda olacak o.Hep elimi tutucak,beni çok sevicek sanmıştım. O gidecekmiş ama,beni bırakıp gidecekmiş. Günlerce kendime gelemedim.Ağladım hep. Odama kapatıyordum kendimi.Yemek yemeye gitmiyordum.Kimseyle konusmuyordum.Telefonu kapatmıştım.Biligsayarıda açmıyordum hiç.Niye kkendimi cezalandırıyordum? Haksızlık ediyordum kendime.Ama yaşayamıyordum.Artık bana ''Günaydıın prensess'' diyen birisi yoktu.Yalnızdım artık,yalnız.
Haziran ayı böyle geçti.Temmuza girmiştik. Ben yavaş yavaş mehmetsizliğe alışıyordum. Sadece her akşam satırlara döküyordum onu.

8 Temmuz 2010
Mehmet'in doğum günü. Ben o gün hiç bir şey yapmak istemedim.Uyudum yine bütün gün. Akşamda yemek yedim,yattım hep.Gece evdekiler uyudu.Ben uyuyamıyordum.Kalbim çarpıyordu. Nefes alamıyordum.Balkona çıktım oturdum.Ağlamaya başladım.Onu düşündükçe ağlıyordum.Anlamıyordum.Neydi beni ona bu kadar bağlayan şey ? Nasılda aşık olmuştum.
''Allah'ım sana çok teşekkür ederim.Bugün onu Dünyaya getirmişsin. İyi ki yaratmışsın onu,teşekkür ederim sana'' diye haykırdım. O sırada telefonum çalmaya başladı. Elime aldım.Mesaj gelmiş. Açamıyordum mesajı. Mesaj,Mehmettendi.Evet evet mehmet yazıyordu.Ben gözlerime inanamadım önce.Kalktım ayağa yerimde duramıyordum.Ağlaya ağlaya bağırdım. Sonra açtım mesajı ''Nasılsıın?'' yazmış.Peki ne yapıcaktım?Cevap veremezdim.Çünküü o benim tüm hayallerimi yıktı. Beni öldürdü bi kez. İkinciye izin veremezdim.Ama o an bunların hiç birini düşünmedim.Direk mesaj attım. Konustuk,bana bensizliği anlattı.Pişman olduğunu söyledi.Bende ''İyi ki doğdun,doğum günü kutlu olsun'' dedim.Unutmamışsın seni seviyorum dedi bana.Gülüyordum.Rüya gibiydi.Bir ay ölü gibi yaşadım o yok diye,şimdi o geri gelmişti.Ama yanlıştı bu yaptığım. Bana o kadar acı çektiren adama geri dönmek üzereydim.Küçüktüm ben.Onsuzluğun üstünü kapatıcak kadar güçlü değildim.

10 Temmuz 2010
Çok düşündüm,ve hep mehmetle konustuk.O gece aradı beni.Sesini nasıl özlemişim ah bir bilsen. Sesini duydum ve derin bir nefes aldım. ''Sevgilim ol hadi yine'' dedi bana. Gülümseyen yüzüm asıldı bir an.Ağlamaya başladım.Hıçkırma seslerimi duyucak olmuş ki,''canım iyi misin'' dedi. Yüzüne kapadım telefonu.Ağladım ağladım ağladım. Her zaman yaptığım gibi ağladım. Sabaha kadar düşündüm.Seviyordum,aşıktım.Ve geri döneceğim dedim.Mesaj attım ''Seni hala ilk günkü gibi seviyorum''
Birlikteydik yine. Sevgilimdi. Mutluyduk.Bu sefer büyük sözler verdik birbirimize. Gitmiycekti.Sözünüde tuttu.6 ay benimdi. 6 Ay boyunca hep beni sevdi.Hayatımın en güzel 6 ayını yaşadım.Her dakikası mehmetle geçen 6 ay. Ve sonrasında gelen büyük düşüş.Yine tutulamayan sözler,kırılan kalpler,sürekli ağlayan iki göz,biten umutlar,ölen hayatlar,nefes alamayan ben...

15 Mayıs 2011
Mehmet'le tekrar barıştım. Aradan geçen 10 ay bizi çok değiştirdi.4 Ay hiç konusmadık. Ben bu dört ay içinde kaç kez öldüm,kaç kez yıkıldım bilmiyorum. Zamandı en çokta canımı acıtan. Geliceği günü bekliyordum hala. Ve o gün bugündü.Yine bir geri dönüş bir özlem.Yine büyük sözler,umutlar,tutkulu bir aşk.Yine sevgilimdi ve her sabah yüzünü görüyordum. Her gece arıyordu,sesini duyuyordum. Mutluyduk ve öyle devam ediyordu. Uzun bir süre çıktık. Ben 8. Sınıf Sbs ye girdim. Başarılıydım. Sınav sonuçlarım açıklandı. Bu sıra hep mehmet vardı. Beraberdik yanımdaydı sevdiğim.Ben liseye yerleştim. Okulun açılmasını bekliyordum.Ve her sabah biraz daha aşık oluyordum sevgilime.

18 Eylül 2011
19 eylülde okullar açılacaktı. O gün mehmetle mutluyduk gülüyordu yüzüm. Okul hazırlığımı yaptım ve odama kapadım kendimi.Mehmetle konusuyordum. Benimle bir şey konusmak istediğini söyledi telefonda.Evet dedim. Mehmet ; ''Bak Nilsu ben yapamıyorum.Evet seni seviyorum ama olmuyor. Yürümüyor.Bitirelim.Daha çok acıtmaya gerek yok''
Yıkılmıştım. Anlayamadan ne olduğunu ağlamaya başladım.Ne diyordu mehmet? Hiç bir sorun yokken nereden çıkmıştı bu ayrılık ? Niye yapıyordu bunu? O an hiç bir şey diyemeden kapadım telefonu,yattım yatağa.Bağırarak ağlıyordum.Annem geldi.''Yavruum ne oldu? niye ağlıyorsun annecim'' dedi.Ona ''git başımdan,giitttt'' diye bağırdım. Kapıyı kitledim ve sabaha kadar ağladım.Konusamıyordum.Nefes almakta zorlanıyordum.Balkona çıktım.Ayakta duramıyordum. Sabahın ilk ışıklarıyla birlikte uyuya kalmışım. Sabah alarmın sesine gözlerimi açtım. Saat 6.30'du Ve ben uyuyalı daha 45 dakika olmuştu. Kalkmal istemiyordum yataktan. Annem odamın kapısını çalıyordu. Kalktım kapının kilidini açtım.Annem halimi görünce korkmuştu sanırım.Gözlerindeki o telaşı hiç unutmam.
Üzerime okul formalarımı giyicek halim yoktu.Oturduğum yerden giymeye çalışıyordum.Kendimi toparladım ve aynanın karşına geçtim. O an öldüğümü zannettim.Kimdi bu aynada ki ? Gözlerim kıp kırmızı olmuş ağlamaktan. Gözlerimin altıysa mosmor,uykusuzluktan. Bakışlarımı hiç unutmam. Baygın baygın bakıyordum.
Saçlarımı gevşek bir at kuyruğu yapıp çantamı aldım.Kapıya doğru yürüyordum.Annem seslendi.''Nereye gidiyorsun? Daha kahvaltı etmedin,hem servis gelmedi''
Konusmaya halim yoktu.Sesim kısılmıştı zaten ağlamaktan.Anneme ''canım istemiyor,okulda atıştırırım bir şeyler gidicem ben'' dedim.Annem kolumu tuttu. ''Kim üzdü seni,söyle hadi'' dedi. Kızmıştım o an.
''Kimse üzmedi beniii tamam mı ? üzmedi'' diye bağırdım ve ayakkabılarımı giydim koşa koşa indim merdivenlerden.Saat 7 civarıydı. Servisimin gelmesine yarım saat vardı.Yavaş yavaş durağa doğru yürüdüm.Okula gitmek istemiyordum.Ama mecburdum ilk gün. Durağa vardım.Kimse yoktu.Bekleyemiycektim,ayakta duramıyordum çünkü.Yavaş yavaş caddeden yürüdüm.Bu yolun sonu okula gitmiyordu biliyordum ama yine de yürüyordum.Caddenin sonunda köşede bir yüz gördüm.Bana gülümsüyordu.Kim olduğunu seçemedim önce. Sonra yanıma geldi.Yüzüm yerdeydi.Sonra kaldırdım kafamı,Begümdü.Bana bir sürü şey söyledi ama hiç birini dinlemedim.Gözlerimi görünce oda çok şaşırmıştı.Acımıştı bana.Acınmak,ne kadar kötü bir duyguymuş.Tonlarca şey sordu Begüm.Tek cevap verdim.''Begüm ne olur bir şey sorma iyi değilim''
Okulda herkes bir şeylerin çabasındaydı. Kimisi arkadaşlık kuruyor kimisi gülüp eğleniyordu.Bende en arka sırada tek başıma oturuyordum.Ne kadar yalnızdım o gün anladım.Öğretmenlerle tanışmadım kimseyle arkadaş olmadım. İyi değildim çünkü. Son ders geometriydi.Hoca bir şeyler anlatıyordu.Bende en arkada masaya kafamı koymuştum,uyuya kalmışım.Sonra kolumda bir el hissettim.Biri dürtüyordu.Ardından kafamı kaldırdım ve bir gülüş koptu. Ne olduğunu anlayamadım.''Afedersiniz hocam dalmışım.'' dedim.Hoca kulağıma eğilip,''iyi görünmüyorsun bi yüzünü yıka istersen'' dedi.Ayağa kalkmaya halim yok diyemedim,ama istemedim.

12 Aralık 2011
4 Ay boyunca sürekli ağladım.Halim yoktu hiç bir şeye.Okul ev ikilisi arasında gidip geldim.
12 Aralık akşamı kuzenimin düğünü için hazırlanıyordum.Ve bir yeni mesaj,Mehmet. Yine geri gelmek isteyen bir kalp. Bu sefer hayır dedim.Bu sefer olmaz dedim.Sonra sesini duydum ve ben yine yenildim. Bir kaç hafta sonra tekrar sevgilim oldu.Bu sefer çok kısa sürdü.Çünkü alışmıştım yokluğuna,ve bitirdim.
Aylarca sesini duymadım,tek bir kelimesini işitmedim.O kadar çok ihtiyaçta duymuyordum artık.Çünkü ondan daha önemli işlerim vardı. Okulum,ailem,yaşamım.. Geçte olsa onlar gelmişti aklıma.Ama yinede gece başımı yastığa koyduğumda mehmetten başkası gelmiyordu aklıma.Yaşarken ölüyordum.Ama bu sefer gerçekten bitmişti.Bundan sonra hiç bir şekilde olmazdı,olamazdı.Gururumu ayaklar altına almaya yorulmuştum.Ama biliyordum ki gece gururuma sarılıp uyuyamazdım.

   Hayatım artık onsuzdu ve ben buna oldukça alışmıştım.O günlerde hayatıma yeni birisi girdi.Bana aşıktı.Ben mehmete nasıl aşıksam oda bana öyle aşıktı.Onu en iyi ben anlıyordum.Ve acı çektiğini biliyordum.Yaşadıklarımı,hisettiklerimi çekmesin diye onunla konustum buluştum.Sonra isteğim dışında gelişti herşey.Sevgilim oldu. Ona ''sevgilim'' diyemiyordum.Çünkü sevmiyordum.Sadakatimdi o benim.
Günlerimiz beraber geçiyordu.O bana aşkım diyordu.Bense kankam gibi görüyordum onu.Beraber gülüp eğleniyorduk ama sevmiyordum ki..
Sonra bir gün parkta oturduk konusuyorduk.Bana ''prenses'' dedi.. Gözlerim doldu,yaşlar akıyordu ve ona bakamıyordum.Dayanamadım yanından kalkıp koşmaya başladım. Arkamdan geldi.''Napıyorsun  sen Nilsu ?'' diye bağırdı.Koşuyordum ve ilerledikçe nefes alamıyordum.Ayakta duramıycağımı anladım ve durdum.Kolumdan tuttu.Bir şeyler soruyordu,ama anlamıyordum.''Kendine gel'' diye bağırdı.
Ondan özür diledim ve yürümeye devam ettim. Peşimden gelmedi.Oda yıkılmıştı. Eve geldim hemen bilgisayarı açtım.Mehmetin duvarına girdim.Ekli değildi.Herşeyi silip attım o an.Gururumu, şerefimi,hayatımı..Her şeyi bir kenara attım ve ekledim onu.Kabul etti. Duvarına girdim ve o an keşke ölseydim. İlişkisi var yazıyordu. Paramparça oldum. Duvarına yazmıştı yeni sevgilisi.Öyle çok mutluydu ki,anlatamam.
Napıcaktım şimdi ? Bekleyemezdim artık.Tükenmiştim.Ben burda onun için ölüp ölüp dirilirken,o başkasıyla gününü gün ediyordu.Aptaldım,çok aptaldım. Beni hiç haketmeyen biri için kendimi harcıyordum.
O gün sakindim. Düşündüm hep.O gece ise ağır geldi herşey bana. Yeni bitirdiğim bir ilişki,eski sevgilim ama aşık olduğum adamın yeni sevgilisi,nefessiz kalışlarım...Çok ağır geldi bana. Hiç ağlamadığım kadar bağırarak ağladım o gece. Babam ve annemi çok üzüyordum.Ben odamda hıçkırıklara boğulurken onlar yan odada beni düşünüyorlardı.Sonra odamın kapısı çalındı. Cevap vermedim,babamdı. ''Kızım aç biraz konusalım''
Açtım kapıyı.Sarıldım babama. Ama konusmak istemiyordum. Bana söylediği tek şey ; ''istersen bir yardım alalım yavrum''...
O an nefret ettim ondan. ''Çık,nolur git yalnız kalıcam'' diye bağırdım.Kitledim kapımı ve iyice çıkmaza girdim o gece. Yürüdüğüm yolda yalnızdım artık.Mehmet gibi babamıda kaybetmiştim. Yan odadan duyduklarını bildiğim için, ''ben deli değilim'' diye bağırdım.
Ve o gece bir karar aldım. Kimseye bunu yapmaya hakkım yoktu. İnsanları üzmekten başka bir şey yapmıyordum. Ben odamda ağlıyordum annem yan tarafta. Kötüydüm ben,kötü.Kendime kıyamıyor,onları yok ediyordum. Kötüydüm ben!
Sonra dedim;''bu gece son ya öl, yada bitir mehmeti artık'' Bitirmeyi seçtim ve o geceden sonra artık Mehmet için ağlamiycaktım.
Hayatımı bir düzene soktum.Derlerime adadım kendimi.Onu unutmak için yeni kişilerle tanıştım.Onun yerine koymaya çalıştım hepsini.Tek seanslık bir görüşmeyi kabul ettim.Doktora hiç bir şey söylemedim.Sadece uyuyamadığımı biliyordu.Uyduruk bir hapla uykumu getirebiliceğimi söyledi.Öyle oldu.Hapı içip bayılıyordum.Gereğinden fazla uyuyordum.Bir hafta kullandım ve bıraktım.Saçmalıyordum.
İnsan alışıyor bir süre sonra dedikleri doğruymuş.Babamın deyimiyle; ''Nazlı kızım,mız mızlık yapıyor şimdi.Büyüsün düzelicek.Nazını geçirmeyi seviyor bize.'' Büyüdüm heralde.Nazım bitti. Bende bittim.
Alıştım artık,eski ben oldum yine.
Ölmeden önceki ben gibi oldum.Fen bilgisi dersinde yaşadığım son dakikalarımda ki ben gibi oldum. Keşke kabul etmeseydim diye haykırdım hep,o arkadaşlık isteğini..Yaptım ama,kıydım kendime kendi ellerimle.Sessiz çığlıklarımı duymadı o benim.

2 Temmuz 2012
Kuzenimle oturuyorum.Mehmet aradı. Açmadım.Sonra mesajlaşmaya başladık. Ne kadar aptalım.Hemen cevap verdim mesajına.İçimde sakladığım yerden fırladı çıktı bir kaç saniye içinde.Fotoğraflarımı görmek istediğini söyledi.Naz yaptım göstermedim. Sonra ''Bende istediğin şeyi yaparım :)'' dedii.Güldük. Ve haftasına sevgilimdi. Oda beni istiyormuş.Çok üzülmüş pişmanmış.Herkes çok kızdı bana,''niye döndün?Seni öldüren adama neden geri geldin?'' diye. Hiç biri bilmiyorlardı ki içimi. Neler yaşadığımı karşıdan izlediler sadece.İçimde kopan fırtınaları bir ben biliyordum.Ve de onsuzluğu.
Hataydı ama yinede sevdiğim adam olduğu için,döndüm.Mutluyduk,en azından nefes alıyordum.
Günlerce kavga ede ede çıktık. Ama istediğimde sesini duyabiliyordum.Seni seviyorum diyebiliyordum.
26 gün Güneşli günler benimle oldu. Yüzüm güldü 26 gün...

28 Temmuz 2012
Beni aldattı! Başka tenlere dokundu elleri. Benim sevgilim olamazdı artık.Söyledi bana ''dokundum başkasına'' diye. Ne diyebilirdim ki ona ? Hiç bir şey demedim. Hoşçakal demeyi bildi dudaklarım sadece.
Bitti dedim ve kapadım defterimi.Yalnız kalmayı ben seçtim bu sefer. Pişman oldum belki.Ama buydu doğrusu.İki yıl sürüklendim peşinde. Koskoca iki yıl...
Böyle bitmeyi haketmedik biz oldu soz sözlerimiz. Küçük bir hoşçakala sığdı vedamız.
Ve gittiği günden beri tenimde faili meçhul parmak izleri.Yokluğunun verdiği acıyla duruyorum bugün ayakta. Gitmeseydi 1. ayımızdı.

Bugün büyük bir söz verdim kendime.Bu onunla ilgili yazdığım son yazı. Ona hissettiğim son sevgi bugün.
Tutkulu aşk,umutlu bekleyişler,çıkmaz sokakların bittiği gün bugün.Yıllar sonra arkaya baktığımda güzel günlerimizi hatırlamak istiyorum ben. Ve çocuklarıma onu anlatmak istemiyorum.Çünkü ölen birinin arkasından konuşulmaz!
Bana iki yılımı zehir ettiğin için sonsuz teşekkürler küçük adam. Beni unutama,hoşçakal.







                            








Yorumlar

  1. Biliyorum zor. Fakat olmuyor işte. Ben sanada diyordum iyi biri değil. İyi biri değil. İyi biri değil. İyi biri olsa bunları yapmazdı. Heleki o son satırlardakileri yapmazdı. Bazılarıda aşkı nerelerde arar işte. Aşk kalpte olur bilmem nerede değil. Boşver üzülmene gerek yok. Kurtuldun sen o seni kaybettiği için üzülsün ağlasın. Ağlamaktan patlasın. Boşver.

    YanıtlaSil
  2. Haklısın.Sevseydi eğer bunları yapmazdı bana.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Teşekkürler.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kezban Kızlar İçin 400 Özlü Söz

son sigarama kadar...

7 SENE